The channel has low signal-to-noise ratio.
- Kanal düşük sinyal-gürültü oranına sahip.
The merger was implemented on a 50-50 ratio.
- Birleşme %50-%50 oranla uygulandı.
The unemployment rate went up to 5% because of the recession.
- İşsizlik oranı durgunluktan dolayı %5'e yükseldi.
How much is the monthly rate?
- Aylık oran ne kadardır?
With every increase of scientific knowledge, man's power for evil is increased in the same proportion as his power for good.
- Bilimsel bilginin her artışıyla insanın kötülük için gücü iyilik için gücü gibi aynı oranda artırılır.
The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass.
- İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.
It's difficult to breathe when humidity is high.
- Nem oranı yüksek olduğunda nefes almak zordur.
You can use a psychrometer to measure relative humidity.
- Nispi nem oranını ölçmek için, bir psikrometre kullanabilirsiniz.
You can use a psychrometer to measure relative humidity.
- Nispi nem oranını ölçmek için, bir psikrometre kullanabilirsiniz.
As a measure to prevent another period of inflation, our government has jacked up interest rates.
- Enflasyonun başka dönemini önlemek için bir önlem olarak, bizim hükümet faiz oranlarını yükseltti.
Total debt as a proportion of total assets. This is an indication of the extent to which a firm has to meet interest payments. If a firm suffering a downturn in its gross profits has high leverage, it could face insolvency.
It can be hard to find skilled employers in southeast of Turkey where the literacy rate is low.
Cürüm nispeti mütemadiyen fazlalaşıyor.
- Suç oranı sürekli olarak artıyor.