one who drives, one who forces or urges on

listen to the pronunciation of one who drives, one who forces or urges on
Englisch - Türkisch

Definition von one who drives, one who forces or urges on im Englisch Türkisch wörterbuch

driver
şoför

Onların babası bir taksi şoförüdür. - Their father is a taxi driver.

Tom bir kamyon şoförü. - Tom is a truck driver.

driver
sürücü

Onun iyi bir sürücü olduğunu düşünüyor musun? - Do you think he is a good driver?

Ben onun iyi bir sürücü olduğunu düşünüyorum. - I think he is a good driver.

driver
(Bilgisayar) uyumcu
driver
güçlendirici
driver
kaplin
driver
(Bilgisayar) sürücü yazılımı
driver
operatör
driver
faktör
driver
haydavcı
driver
{i} arabacı
driver
{i} (Bilgisayar) uyumcu
driver
{i} golfte ağaç sopa
driver
{i} sert yönetici
driver
sürücü, bilgisayarın bir kaynağı. A, B, C gibi disk ortamları ve ağ kaynakları
driver
(İnşaat) sürücü, şoför, tornavida
driver
{i} hayvan güden kimse
driver
{i} makinist
Englisch - Englisch
{n} driver
one who drives, one who forces or urges on
Favoriten