one unsettled in habitation, a beggar

listen to the pronunciation of one unsettled in habitation, a beggar
Englisch - Türkisch

Definition von one unsettled in habitation, a beggar im Englisch Türkisch wörterbuch

vagrant
serseri
vagrant
{s} derbeder
vagrant
serseri veya dilenci kimse
vagrant
{s} göçebe
vagrant
yersiz yurtsuz, serseri
vagrant
göçebe kimse
vagrant
(Tıp) Gezen, dolaşan, yayılan, vagrans
vagrant
{i} derbeder kimse
vagrant
vagrancyserserilik
vagrant
{s} başıboş

Polis, oğlanları bir sürü başıboş çocuğun olduğu Güney Pattaya iskelesinden aldığını söyledi. - Police say he got the boys from the South Pattaya pier area where there are a lot of vagrant children.

vagrant
(Tıp) Serseir
vagrant
s., i
vagrant
{i} aylak
vagrant
boşta gezen
vagrant
{s} avare
Englisch - Englisch
{n} vagrant
one unsettled in habitation, a beggar
Favoriten