one that climbs, a plant, an herb

listen to the pronunciation of one that climbs, a plant, an herb
Englisch - Türkisch

Definition von one that climbs, a plant, an herb im Englisch Türkisch wörterbuch

climber
yükselmek isteyen kişi
climber
tırmanıcı bitki
climber
tırmanıcı sarmaşık
climber
dağcı

Dağcılar şafaktan önce uyandı. - The climbers awoke before daybreak.

Dağ birçok dağcıları cezbediyor. - The mountain attracts many climbers.

climber
tırmanıcı

Tom bir dağ tırmanıcısı. - Tom is a mountain climber.

Tırmanıcılar çatlak içine düştükten sonra yok oldu. - The climbers perished after falling into a crevasse.

climber
toplumda yükselmek isteyen kişi
climber
{i} tırmaşık kuş
climber
tırmanan sarmaşık
climber
toplum hayatında yükselmek isteyen kimse
climber
{i} sarmaşık
climber
{i} (Botanik) tırmanıcı sarmaşık
climber
yükselen/tırmanıcı
climber
{i} k.dili. toplumda yükselmek isteyen kimse
climber
{i} toplumda hep gözü yükseklerde olan kimse
Englisch - Englisch
{n} climber
one that climbs, a plant, an herb
Favoriten