one of you wants to ask other a personal question.
Onlardan birini seçebilirsin.
- You can choose one of them.
Onlardan birini seçebilirsin.
- You may choose one of them.
Onlardan birisi gitmek zorunda kalacak.
- One of them will have to go.
Karının seçimlerine hiç gülme, çünkü sonuçta sen de onlardan birisin.
- Don't ever laugh at your wife's choices, because after all you're one of them.
Güneşin etrafında dönen dokuz gezegen vardır,Dünya onlardan biridir.
- There are nine planets travelling around the sun, the earth being one of them.
Onlardan biri bir casus.
- One of them is a spy.
... SUNDAR PICHAI: We're going to give each and every one of you ...