Onlardan biri bir casus.
- One of them is a spy.
Tom onlardan birinden her zaman soğuk algınlığı kapmaktan korktuğu için çocukların etrafında olmaktan hoşlanmaz.
- Tom doesn't like being around children because he's always afraid of catching a cold from one of them.
Sen onlardan birisin, değil mi?
- You're one of them, aren't you?
Onlardan birisi yalan söylüyor.
- One of them is lying.
Birini tanıyorum da ötekini değil.
- I know one of them but not the other.
İlimizde birçok yetenekli insan var, ama Tom bunlardan biri değildir.
- There are many talented people in our city, but Tom isn't one of them.
one of you wants to ask other a personal question.
... and here's one of them from LinkedIn member Marla Hughes. ...
... one of them. ...