one of the four fundamental forces associated with nuclear decay

listen to the pronunciation of one of the four fundamental forces associated with nuclear decay
Englisch - Türkisch

Definition von one of the four fundamental forces associated with nuclear decay im Englisch Türkisch wörterbuch

weak
{s} cılız

Çocukluğunda oldukça cılızdı. - He was quite weak in his childhood.

Tom son derece cılız. - Tom is extremely weak.

weak
{s} güçsüz

Güçsüz bir prens olan Eric Danimarkalılar arasında büyük hoşnutsuzluğa sebep olan kötü bir para sistemi çıkardı. - Eric who was a weak prince issued a bad coinage which excited great discontent among the Danes.

O, hastalığından sonra hâlâ güçsüzdü. - She was still weak after her illness.

weak
{s} zayıf

O,İngilizcede zayıftır. - He is weak in English.

Herkesin hem güçlü hem de zayıf noktaları vardır. - Everyone has both strong and weak points.

weak
{s} hafif

Kahvemi hafif severim. - I like my coffee weak.

Kahvemi hafif istiyorum. - I'd like my coffee weak.

weak
açık (çay)
weak
mukavemetsiz
weak
argın
weak
açık

Tom açıkçası hâlâ çok zayıf. - Tom is obviously still very weak.

Açık kahveyi tercih ederim. - I prefer weak coffee.

weak
{s} sulu
weak
weakly s
weak
{s} dayanıksız, sağlam olmayan, zayıf: a weak
weak
{s} iradesiz
weak
(Tıp) Kuvvetsiz, zayıf
weak
silik çıkmış
weak
zaaf

İnsan zaafına müsamaha göstermek zorundasın. - You have to allow for human weakness.

weak
{s} silik
weak
hastalıklı
weak
(sıfat) kuvvetsiz, zayıf, cansız, cılız, güçsüz, aciz, dayanıksız, halsiz, iradesiz, hafif, silik, sulu
Englisch - Englisch
weak
one of the four fundamental forces associated with nuclear decay

    Silbentrennung

    one of the four fun·da·men·tal Forc·es as·so·ci·a·ted with nu·cle·ar De·cay

    Türkische aussprache

    hwʌn ıv dhi fôr fʌndımentıl fôrsîz ısōsieytıd wîdh nukliır dıkey

    Aussprache

    /ˈhwən əv ᴛʜē ˈfôr ˌfəndəˈmentəl ˈfôrsəz əˈsōsēˌātəd wəᴛʜ ˈno͞oklēər dəˈkā/ /ˈhwʌn əv ðiː ˈfɔːr ˌfʌndəˈmɛntəl ˈfɔːrsɪz əˈsoʊsiːˌeɪtəd wɪð ˈnuːkliːɜr dəˈkeɪ/
Favoriten