Yaşamın birçok dil olmadan ne kadar fazla renksiz olacağını düşünemiyorum.
- I can't imagine how much more colourless life would be without multiple languages.
Tom birçok kez vuruldu.
- Tom has been shot multiple times.
Tom'un multipl sklerozu var.
- Tom has multiple sclerosis.
Test çoktan seçmeliydi.
- The test was multiple choice.
Tom Mary'ye çoktan seçmeli testleri nasıl geçeği konusunda biraz tavsiye verdi.
- Tom gave Mary some advice on how to pass multiple-choice tests.