Son olarak bunu tasnif etmeni istiyorum.
- I want to sort this out once and for all.
Hükümet son olarak kendi ordusunu güçlendirmelidir.
- The government should strengthen their army once and for all!
Sigara içmeyi kesin olarak bıraktım.
- I stopped smoking once and for all.
Sorunu kesin olarak hallettiler.
- They have solved the problem once and for all.
O ilk ve son olarak girişiminden vazgeçti.
- He gave up his attempt once for all.
O ilk ve son olarak girişiminden vazgeçti.
- He gave up his attempt once for all.
They replaced the door, in hopes of correcting the sticking and squeaking once and for all.