Sorumlu memur içeri girmeme izin verdi.
- The official in charge let me in.
Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi.
- The politician pushed for reform by denouncing the corruption of the government officials.
Jabulani, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın resmi maç topudur.
- The Jabulani is the official match ball of the 2010 FIFA World Cup.
Onun resmî iş görevleri nelerdir?
- What are his official job duties?
Yetkililerin yasağı kaldırmasını rica etti.
- He asked the officials to lift the ban.
O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi.
- He was elected an official by the inhabitants of this town.
Tom bir kamu görevlisidir.
- Tom is a public official.
Müze görevlilerine göre ETA gelecekte müzeye zarar vermeyecek.
- Museum officials think that ETA will not harm the museum in the future.
Gümrük memurları kutuları inceledi.
- The customs officials examined the boxes.
Bazı memurlara rüşvet verilmiş olabilir.
- Some officials may have been corrupted.
Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi.
- The politician pushed for reform by denouncing the corruption of the government officials.
Devlet başkanına yalnızca yüksek memurlar ulaşabiliyordu.
- Only high officials had access to the President.