O, o giysilerin içinde tuhaf görünüyor.
- She looks odd in those clothes.
Onun yüzünde tuhaf bir görünüm vardı.
- He had an odd look on his face.
Gariptir, bu sonbaharda çok sayıda pembe dizi izliyorum.
- Oddly, I've been watching a lot of telenovelas this fall.
Onun davranışı bugün çok gariptir.
- His behavior is very odd today.
Bir, üç ve beş tek sayılardır.
- One, three, and five are odd numbers.
Mary tek sayılardan hoşlanmaz.
- Mary does not like odd numbers.
Büyük anlaşmazlıklara karşı zorlu bir mücadeleden sonra, onlar nihayet şirketi tekrar kendi ayakları üzerinde durdurdular.
- After an uphill struggle against great odds they finally got the company on its feet again.
Tapirler tek toynaklıdır.
- Tapirs are odd-toed ungulates.
Leyla'nın giderek artan orandaki garip davranışları onun anne ve babasını çok endişelendiriyordu.
- Layla's increasingly odd behavior worried her parents a lot.