of people or objects, more than two, but not very many

listen to the pronunciation of of people or objects, more than two, but not very many
Englisch - Türkisch

Definition von of people or objects, more than two, but not very many im Englisch Türkisch wörterbuch

several
(İnşaat) birkaç

Resmin tahmini değeri birkaç milyon dolar. - The value of the painting was estimated at several million dollars.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi. - Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.

several
{s} birbirinden farklı
several
{s} değişik

Kelimenin değişik anlamları vardır. - The word has several meanings.

several
{s} farklı

Tom farklı olasılıkları düşünüyor. - Tom is considering several possibilities.

Kanser farklı organlara yayıldı. - The cancer had spread to several organs.

several
sürüsüne bereket
several
(Kanun) bağımsız
several
bazısı
several
ayrı ayrı
several
kendi

Birçok genç mühendis istihdam edildi ve onlar kendilerini yeni bir bilgisayar geliştirmek için adadılar. - Several young engineers were employed and were devoted to developing a new computer.

Tom birkaç dili akıcı olarak konuşur fakat onun işi gereği, o sadece kendi ana diline çeviri yapar. - Tom speaks several languages fluently, but for his job, he only translates into his native language.

several
çeşitli

Hayatımda çeşitli hatalar yaptım. - I've made several mistakes in my life.

Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım. - I've met him on several occasions.

several
bir kaçı
several
kimi
several
birtakım

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

several
severally birer birer
several
{s} bir takım

Son fırtınada bir takım evler hasar gördü. - Several houses were damaged in the last storm.

Bir takım hataların birleşimi kazaya neden oldu. - A combination of several mistakes led to the accident.

several
tek

Jim Anne'e birkaç kez çıkma teklif etti. - Jim has asked Anne out several times.

Tom yıllarca tek başına yaşadı. - Tom lived alone for several years.

several
{s} ayrı, tek
Englisch - Englisch
several