odaksız

listen to the pronunciation of odaksız
Türkisch - Englisch
afocal
Not focused
Neither concave or convex (focal point at infinity)
odak
focus

The image is out of focus. - Görüntü odak dışında.

I need you to stay focused. - Odaklanmış kalmanı istiyorum.

odak
{s} pivotal
odak
the focus
odak
focus of
odak
centre [Brit.]
odak
center
odak
focal
odak
foci
odak
{i} centre
odak
hypocenter
Türkisch - Türkisch

Definition von odaksız im Türkisch Türkisch wörterbuch

Odak
mihrak
odak
Bir ışık veya ısı kaynağından yayılan ışınların toplandığı yer, mihrak
odak
Kışı geçirmek için yapılan çoban kulübesi
odak
Herhangi bir düşüncede, nitelikte olan kimselerin kaynağı veya bir şeyin toplandığı, yoğunlaştığı yer, mihrak
odaksız
Favoriten