Tom and Mary both wanted to focus more on their careers.
- Tom ve Mary her ikisi de kariyerlerine daha fazla odaklanmak istediler.
I'm focusing on my French.
- Fransızcama odaklanıyorum.
I can't focus on two things at the same time.
- Aynı anda iki şeye odaklanamam.
I believe that people tend to focus on the wrong things.
- İnsanların yanlış şeylere odaklanma eğiliminde olduğunu düşünüyorum.
Let's try to stay focused.
- Odaklanmış kalmaya çalışalım.
Tom tried to stay focused.
- Tom odaklanmaya çalıştı.
Tom had trouble focusing.
- Tom'un odaklanma sorunu vardı.
I'm focusing on my French.
- Fransızcama odaklanıyorum.
The image is out of focus.
- Görüntü odak dışında.
I tried to focus my attention on reading.
- Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.