obstinate, firm, hard, rugged, cross

listen to the pronunciation of obstinate, firm, hard, rugged, cross
Englisch - Türkisch

Definition von obstinate, firm, hard, rugged, cross im Englisch Türkisch wörterbuch

stubborn
inatçı

Daha önce böyle inatçı bir kişiyle karşılaşmadım. - I have never come across such a stubborn person.

Eğer inatçı olursan kesinlikle yalnız kalırsın. - If it becomes stubborn indeed it stands alone.

stubborn
ayak direyerek
stubborn
direngen
stubborn
{s} dediğim dedik
stubborn
dik kafalı
stubborn
keçi
stubborn
aksileşmek
stubborn
anut
stubborn
iddiacı
stubborn
sebatkâr
stubborn
katır

O bir katır kadar inatçıdır. - He is stubborn as a mule.

Bir katır kadar inatçısın! Bu sefer onun haklı olduğunu kabul et. - You are as stubborn as a mule! For once, accept that she is right.

stubborn
stubbornnessinatçılık
stubborn
stubbornlyinatla
stubborn
serkeş
stubborn
{s} vazgeçmeyen
stubborn
{s} dik başlı
stubborn
müşkül
Englisch - Englisch
{a} stubborn
obstinate, firm, hard, rugged, cross
Favoriten