O, sınav arifesinde çok kaygılıydı.
- He was very anxious on the eve of the exam.
Ülkedeki devlet başkanlığı adaylarından biri seçim arifesinde saldırıya uğradı.
- One of the candidates for the presidency of the country was attacked on the eve of the election.
Tom kadınların her zaman her şeyi en iyi arkadaşlarına söylediklerini düşünüyor.
- Tom thinks that women always tell their best friends everything.
Tom tanıştığı her kadına âşık olur.
- Tom falls in love with every woman he meets.
Kırsal göçü Almanya'nın bu bölgesindeki bütün köylerin nüfusunu azalttı.
- The rural exodus depopulated entire villages in this region of Germany.
Yarın akşam bir partimiz var.
- We have a party tomorrow evening.
Dün akşam iyi bir vakit geçirdim.
- I had a good time last evening.