Tom'un ayaklarını uyuşmuş hissediyordu.
- Tom's feet felt numb.
Benim sağ elim uyuşmuş.
- My right hand is numb.
Birçok ülkenin uyuşturuculara karşı sıkı yasaları vardır.
- A number of countries have strict laws against drugs.
Soğuk uzuvları uyuşturur.
- Cold numbs the limbs.
The dentist gave me novocaine to numb my tooth before drilling, thank goodness.