Tom Mary'nin teklifinin mantıksız olduğunu düşündü.
- Tom thought Mary's offer was unreasonable.
Tom mantıksız oluyor.
- Tom is being unreasonable.
Ben akıl almaz mı oluyorum?
- Am I being unreasonable?
Sadece biraz saçma davranmıyor musun?
- Aren't you being just a little unreasonable?
Benden aşırı miktarda para istedi.
- She asked me for an unreasonable sum of money.