not proximate or acting directly; primary; distant

listen to the pronunciation of not proximate or acting directly; primary; distant
Englisch - Türkisch

Definition von not proximate or acting directly; primary; distant im Englisch Türkisch wörterbuch

remote
{s} mesafeli

My husband suddenly becomes cold, remote and angry - Kocam aniden soğuk, mesafeli ve kızgın hale geliyor.

remote
{s} sapa

Avoid walking alone in remote locations. Sapa yerlerde yalnız yürümekten kaçının.

remote
(TV, Elektronik Cihaz) uzaktan kumanda

I lost my apple tv remote. - apple tv nin uzaktan kumandasını kaybettim.

remote
{s} ücra
remote
(Tıp) uzaktan kontrol
remote
(Bilgisayar) karşı
remote
(Bilgisayar) uzakta

Uzaktan kumandan var mı? - Do you have the remote?

Tom Mary'den uzaktan kumandayı aldı ve kanalları değiştirdi. - Tom grabbed the remote control from Mary and changed channels.

remote
{s} soğuk (davranış)
remote
(şans/olasılık/vb.) küçük
remote
uzak

Uzak geçmiş hakkında konuşarak oturduk. - We sat talking about the remote past.

O, Nepal'de uzak bir köyde doğdu. - She was born in a remote village in Nepal.

remote
(sıfat) uzak, çok eski, çok uzak, küçük, sapa, ücra, mesafeli, dolaylı, soğuk (davranış), endirekt
remote
uzak,uzaktan
remote
naklen yayın
remote
{s} dolaylı
remote
{s} çok eski
remote
{s} küçük

Manzara Batı Virginia'nın uzak bir kesimindeki küçük bir dağ köyüydü. - The scene was a tiny mountain village in a remote section of West Virginia.

remote
ecnebi
remote
{s} endirekt
Englisch - Englisch
remote
not proximate or acting directly; primary; distant
Favoriten