not possible, not able to be done

listen to the pronunciation of not possible, not able to be done
Englisch - Türkisch

Definition von not possible, not able to be done im Englisch Türkisch wörterbuch

impossible
{s} olanaksız

Amerikalılar için seni seviyorum demek çok kolay ama Çince'de bunu yapmak olanaksızdır. - It's so easy for Americans to say I love you and it's impossible to do this in Chinese.

Olanaksız geliyor ama gerçek. - It sounds impossible, but it's true.

impossible
{s} olmaz
impossible
{s} imkânsız

Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır. - Prime numbers are like life; they are completely logical, but impossible to find the rules for, even if you spend all your time thinking about it.

Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız. - It is utterly impossible to finish the work within a month.

impossible
muhal
impossible
elvermemek
impossible
cık
impossible
(Tıp) imposibl
impossible
dayanılmaz
impossible
Nâmümkün
impossible
{s} çekilmez
impossible
inanılmayacak kadar
impossible
olanaksız biçimde
impossible
{s} katlanılmaz
impossible
olamaz
Englisch - Englisch
impossible
not possible, not able to be done
Favoriten