not frequent, unusual, rare, odd

listen to the pronunciation of not frequent, unusual, rare, odd
Englisch - Türkisch

Definition von not frequent, unusual, rare, odd im Englisch Türkisch wörterbuch

uncommon
{s} alışılmamış
uncommon
{s} sıradışı

Çoktan seçmeli testler sıradışı değildir. - Multiple-choice tests are not uncommon.

uncommon
acayip
uncommon
az bulunur
uncommon
olağandışı
uncommon
yaygın olmayan
uncommon
{s} nadir

Tom onun çok nadir olduğunu söyledi. - Tom said that's very uncommon.

Bu hiç nadir değil. Aslında o çok yaygın. - It's not at all uncommon. In fact, it's very common.

uncommon
seyrek
uncommon
olağanüstü
uncommon
fevkalade
uncommon
uncommonlynadiren
uncommon
müstesna
uncommon
olağanüstü/nadir
Englisch - Englisch
{a} uncommon
not frequent, unusual, rare, odd
Favoriten