Englisch - Türkisch
Definition von not bound or fastened, loosened, open im Englisch Türkisch wörterbuch
- untied
- başıboş
- untied
- çözük
Tom'un ayakkabı bağcıkları çözük.
-Tom's shoelaces are untied.
- untied
- {f} çöz
Tom ceketini çıkardı ve papyonunu çözdü.
-Tom took off his jacket and untied his bow tie.
Bir dakika bekle. Ayakkabı bağlarım çözülmüş.
-Hold on a minute. My shoelaces are untied.
- untied
- çözülmüş
Bir saniye bekle. Benim ayakkabımdaki bağcıklar çözülmüş.
-Wait a second. My shoe is untied.
Affedersiniz, bağcıklarınız çözülmüş.
-Excuse me, your laces are untied.
- untied
- çöz<çözülmüş>
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von not bound or fastened, loosened, open im Englisch Englisch wörterbuch
- {a} untied
not bound or fastened, loosened, open
Silbentrennung
not bound or fastened, loosened, o·penAussprache
Resimler
Favoriten