Bir mucize oldu! Tom tamamen sağlıklı ve hastalıktan artık hiçbir iz yok!
- A miracle has happened! Tom is completely healthy, and there's no more trace of the disease!
Ses gittikçe zayıfladı, artık duyulmayıncaya kadar.
- The noise grew fainter, till it was heard no more.
O, artık para alamadı.
- He could get no more money.