Tom's teacher told him to pay more attention to his punctuation.
- Tom'un öğretmeni ona, noktalamasına daha fazla dikkat etmesini söyledi.
The purpose of punctuation is to help the reader.
- Noktalamanın amacı okuyucuya yardım etmektir.
During hayfever season, Mary's sentences were usually punctuated by sneezes.
- Saman nezlesi mevsiminde, Mary'nin cümleleri genellikle hapşırmalarla noktalandı.