nineciğim

listen to the pronunciation of nineciğim
Türkisch - Englisch
granny
typically or stereotypically old-fashioned, especially in clothing and accessories worn by or associated with elderly women

granny dress; granny glasses.

{n} grandmother
A grandmother
An elderly woman
a reef knot crossed the wrong way and therefore insecure
Some people refer to their grandmother as granny. my old granny. gran·ny S3 grannie grannies grandmother. grannie of a style typically used by old women
the mother of your father or mother
{i} grandmother (Informal)
an old woman
A grandmother; a grandam; familiarly, an old woman
nine
grandma

I'll give grandma a shirt for Christmas. - Noel için nineme bir gömlek vereceğim.

nine
granny

Do you remember the first name of your grandmother? - No, I just always called her granny. - Büyükannenin ilk adını hatırlıyor musun? - Hayır, ona her zaman sadece nine derdim.

nine
{i} nana
nine
grandame
nine
progenitress
nine
gran

I'll give grandma a shirt for Christmas. - Noel için nineme bir gömlek vereceğim.

My grandmother posted the letter this morning. - Ninem bu sabah mektubu yolladı.

Nine
nan
nine
goody
nine
grandmother, grandma, granny, grannie, gran; old woman
nine
grandmamma
nine
grandam
nine
grannie
nine
grandmother, granny
nine
grandmother

My grandmother posted the letter this morning. - Ninem bu sabah mektubu yolladı.

That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around. - Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.

Türkisch - Türkisch

Definition von nineciğim im Türkisch Türkisch wörterbuch

nine
Torunu olan kadın, büyük anne: "Altmışlık bir ninenin evinde oda tutmuştum."- A. Gündüz
nine
Torunu olan kadın, büyük anne
nine
Yaşlı kadın
Englisch - Türkisch

Definition von nineciğim im Englisch Türkisch wörterbuch

nine
dokuz

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on. - One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.

Tom beni dün sabah saat dokuzda aradı. - Tom called me yesterday at nine in the morning.

nine
{i} dokuz, dokuz rakamı (9, IX)
nine
(Argo) 9 mm tabanca
nine
dokuzu

Saat dokuzu çeyrek geçiyor. - It's a quarter past nine.

Saat sabah dokuzu çeyrek geçiyor. - It's a quarter after nine in the morning.

nine
dokuz rakamı 9
nine
iskambil dokuzlusu
nine
IX
nine
(isim) dokuz
nine
dokuz sayısı
nine
ninefold dokuz kat
nine
dokuz rakamı
nine
dokuz kişilik beysbol oyuncu takımı
nine
dokuz misli
nineciğim
Favoriten