Mike neredeyse her gece dışarda yer.
- Mike eats out almost every night.
Neredeyse bütün gece ayaktaydım.
- I was up almost all night.
Hemen hemen her gece uyumak için ağladım.
- I cried myself to sleep almost every night.
Tom hemen hemen her gece içmeye gitti.
- Tom went drinking almost every night.
Dün gece buraya yakın bir yangın vardı ve uyuyamadım.
- Last night there was a fire near here, and I couldn't sleep.
Zombi kıyameti yakın!
- The zombie apocalypse is nigh!
Tom bütün geceyi gölün yanında küçük bir kabinde geçirdi.
- Tom spent the night in the small cabin near the lake.
Dün gece saat onda evinizin yanından geçtim.
- I passed by your house about 10 last night.
The end is nigh!.
When the Moon is horned ... is it not ever nigh the Sun?.
Achieving the summit in a single day is well-nigh impossible.