niederlassen

listen to the pronunciation of niederlassen
Deutsch - Türkisch
yere indirmek
{'ni: dırlasın} de. oturmak; yerleşmek
sich niederlassen
oturmak; yerleşmek
sich niederlassen
(Gramer) (auf) oturmak, yerleşmek+ dativ oder akk
Englisch - Türkisch

Definition von niederlassen im Englisch Türkisch wörterbuch

settle
{f} yerleşmek

Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır. - Tom is ready to settle down and start a family.

O yerleşmek ve çocuk sahibi olmak istiyor. - She wants to settle down and have children.

settle
karara varmak
settle
(İnşaat) çökme
settle
{i} tahta kanape
settle
göstermek
settle
(Kanun) takas etmek
settle
binada tasman meydana gelmek
settle
(Arılık) salkım oluşturmak
settle
tahta kanepe
settle
yatışmak
settle
{f} ödemek

Donan bir dilenci tedavi için hastaneye getirildi. Fakat faturayı ödemek için bir senti bile yoktu. - A freezing beggar was brought into the hospital for treatment. However, he didn't have even one cent with which to settle the bill.

settle
yerleş

Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır. - Tom is ready to settle down and start a family.

O, müzik dinlemek için koltuğuna yerleşti. - He settled down in his armchair to listen to the music.

settle
(isim) tahta kanape, bank, sıra
settle
{f} (bir şeyi) (bir yere) oturtmak; -e
settle
{f} yatıştırmak
settle
{i} sıra
settle
{f} hafiflemek
settle
{f} dibe oturmak
settle
{f} anlaşmak
settle
{f} konmak