Ofisim, o gri altı katlı binanın dördüncü katında.
- My office is on the fourth floor of that gray six-story building.
Dördüncü olarak, benim ilk üç noktam yoktur.
- Fourthly, my first three points do not exist.
Zülfikar, İslam'ın dördüncü halifesi Hazret-i Ali'nin ünlü kılıcıydı,
- Zulfiqar was the famous sword of Hazret-i Ali, fourth caliph of Islam.
Dördüncü aya nisan denilir.
- The fourth month is called April.
O, kekin dörtte birini yedi.
- She ate a fourth of the cake.
Maaşımın dörtte birini son üç yıldır bir kenara bıraktım.
- I have put aside one fourth of my salary for the last three years.