The storm didn't cause any damage.
- Fırtına hiçbir hasara neden olmadı.
You didn't cause it to happen.
- Bunun olmasına neden olmadın.
I don't want to cause you any problems.
- Size herhangi bir soruna neden olmak istemiyorum.
I don't want to cause any inconveniences.
- Ben herhangi bir rahatsızlığa neden olmak istemiyorum.
It could cause too many problems.
- O, birçok sorunlara neden olabilir.
Tampons can cause toxic shock syndrome.
- Tamponlar toksik şok sendromuna neden olabilir.
Environmental pollution is causing abnormal weather conditions.
- Çevre kirlenmesi anormal hava koşullarına neden oluyor.
Do you know what's causing the problem?
- Soruna neyin neden olduğunu biliyor musun?
I don't want to cause any more trouble.
- Daha fazla soruna neden olmak istemiyorum.
I don't want to cause any inconveniences.
- Ben herhangi bir rahatsızlığa neden olmak istemiyorum.