It's good now; neither too heavy nor too light.
- O şimdi iyi; ne çok ağır ne de çok hafif.
Neither Ania nor Magdalena love Justin Bieber.
- Ne Ania, ne de Magdalena Justin Bieber'ı seviyor.
Tom doesn't like either beer or wine.
- Tom ne birayı ne de şarabı sever.
Tom doesn't speak either French or English.
- Tom ne İngilizce ne de Fransızca konuşuyor.
The primary cause of his failure is laziness.
- Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir.
An earthquake, 8.9 on the Richter scale, hits Japan and causes a massive tsunami.
- Richter ölçeğine göre 8.9 büyüklüğünde bir deprem Japonya'yı vurdu ve ağır bir tsunamiye neden oldu.