Tom is always making witty remarks. - Tom her zaman nükte yapıyor.
Everybody dies, said the usually witty doctor as he pulled the plug on his old friend. - Eski arkadaşının fişini çekerken, herkes ölür dedi genellikle nükteci doktor.
Definition von nükte im Türkisch Türkisch wörterbuch
(Osmanlı Dönemi) İnce mânalı söz, idraki ve anlaşılması nezâket ve zarifliğe dayanan nazik husus. İbarenin asıl mânasından başka olan nazik ve lâtif mânâ, dikkatle anlaşılabilen ince mânâ