We'd be absolutely thrilled if that happened.
- O olsaydı mutlaka heyecanlanırdık.
I suggest you to go absolutely on a trip to Ferrara and Ravenna.
- Mutlaka Ferrara ve Ravenna'ya bir gezi yapmanı öneririm.
The weather forecast is not necessarily reliable.
- Hava durumu tahmini mutlaka güvenilir değildir.
This answer may not necessarily be wrong.
- Bu cevap mutlaka yanlış olmayabilir.
I will come tomorrow without fail.
- Yarın mutlaka geleceğim.
Don't fail to call me tomorrow.
- Yarın beni mutlaka ara.
You must hand in your homework by Thursday without fail.
- Ev ödevini Perşembeye kadar mutlaka teslim etmelisin.
Come to the office tomorrow morning without fail.
- Yarın sabah mutlaka ofise gel.
Be sure to come at 3.
- Saat üçte mutlaka gel.
Be sure to mail this letter.
- Bu mektubu mutlaka postala.
With a good trainer, the swimmer is bound to win.
- İyi bir antrenörle, yüzücü mutlaka kazanır.
The roof is really in need of repair.
- Çatı mutlaka tamir edilmeli.
You really should eat before you leave.
- Çıkmadan mutlaka karnını doyurmalısın.