Çöktüğü zaman madencilik yapıyorlardı.
- They were mining when it collapsed.
Madencilik ile ilgili olan Minecraft adlı bir oyun var.
- There’s a game called Minecraft that is about mining.
Mayınlar olduğu için nevigasyon zordu.
- Navigation was difficult because there were mines.
Fadıl bir mayın tarlasına girdi.
- Fadil walked into a minefield.
Senin fikrinle benimki arasında temel bir fark vardır.
- There is a fundamental difference between your opinion and mine.
Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
- Her bike is better than mine.
Bir kömür madeninde yıllarca çalışmaktan hastanın akciğer dokusu hasar gördü.
- The patient's lung tissue was damaged from years of working in a coal mine.
Ordu, madencileri uzaklaştırmak için asker gönderdi.
- The army sent soldiers to remove the miners.
Senin planın benimkinden daha iyi görünüyor.
- Your plan seems better than mine.
Masadaki hesap makinesi benim.
- The calculator on the table is mine.
Su, ormanlar ve mineraller önemli doğal kaynaklardır.
- Water, forests, and minerals are important natural resources.
Bu ülke maden kaynakları açısından zengindir.
- This country is rich in mineral resources.
Avustralya'da her gün bir milyon tonun üzerinde kömür çıkarılıyor.
- More than one million tons of coal are mined each day in Australia.
Onlar bu kasabada 350 yıldır demir çıkardılar.
- They mined iron in this town for 350 years.
Text Mining is the discovery by computer of new, previously unknown information, by automatically extracting information from different written resources.
Madencilik ile ilgili olan Minecraft adlı bir oyun var.
- There’s a game called Minecraft that is about mining.
He will be mining all next week.
Crater of Diamonds State Park is the only place in the world where visitors can mine their own diamonds.
We had to slow our advance after the enemy mined the road ahead of us.
... advantage of the data modeling and the data mining that ...