Ben senin iyiliğin için ne kadar teşekkür etsem azdır.
- I can't thank you enough for your kindness.
İyiliğini yaşadığım sürece unutmayacağım.
- I'll never forget your kindness as long as I live.
Bizi davet etmeniz büyük incelikti.
- It was kind of you to invite us.
Bana yerinizi vermeniz büyük incelik.
- It is very kind of you to give me your seat.
Leyla nazik, tatlı ve sevecendi.
- Layla was kind, sweet, and caring.
Bana biraz ödünç para verecek kadar nazikti.
- He was kind enough to lend me some money.
Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
- I spoke to him kindly so as not to frighten him.
Ne çeşit et yemeklerini servis yapıyorsunuz?
- What kinds of meat dishes do you serve?
Tom ve Mary'nin bir çeşit sorunları var gibi görünüyor.
- Tom and Mary seem to be in some kind of trouble.
Özür dilerim. Aynı şekilde sana geri ödeyeceğim.
- I'm sorry, I'll pay you back in kind.
The years have been kind to Richard Gere, he ages well.