Kuşlar binlerce kilometre uzağa uçup, her yıl aynı yere dönebilirler.
- Birds can fly thousands of miles away and return to the same place every year.
Bin yılın kalkınma hedeflerine 2015 yılına kadar ulaşılması gerekiyordu.
- The Millennium Development Goals were supposed to be achieved by 2015.
Büyükbabam bir değirmenciydi.
- My grandfather was a miller.
Çok fazla su değirmenciyi boğdu.
- Too much water drowned the miller.
You can get things done without money, but you can do a hell of a lot more with it, and $10 mil is a good starting point.
In reports in America, guerrilla resistance by the Iraq military is called terrorism.
- In reports in the United States, guerrilla resistance by the Iraq military is called terrorism.
Up till now the United States has called itself the world's police and continues suppression relying on military force.
- Up till now America has called itself the world's police and continued suppression relying on military force.
The island is about two miles off the coast.
- Ada kıyıdan yaklaşık iki mil uzaklıktadır.
When I have finished writing the letter, I will take you to the lake about two miles beyond the hill.
- Ben mektubu yazmayı bitirdiğimde, seni yaklaşık olarak tepenin iki mil ötesindeki göle götüreceğim.
The term ‘milonguero style tango’ was coined in the early 1990s to describe the style of dancing tango that was prevalent in the milongas of downtown Buenos Aires in the 1950s.
- 1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.
More than a century ago, a comet or a meteor exploded in the sky above the Tunguska River valley in Russia. The explosion knocked down millions of trees over hundreds of miles.
- Bir asırdan fazla bir süre önce, Rusya'daki Tunguska Nehri vadisinin üzerindeki gökyüzünde bir kuyrukluyıldız veya bir göktaşı patladı. Patlamada yüzlerce mildeki milyonlarca ağaç yıkıldı.
The emerald ash borer has killed more than a hundred million ash trees across North America.
- Zümrüt kül kurdu Kuzey Amerika genelinde yüz milyondan daha fazla kül ağacını daha öldürdü.
I'd like to be a millionaire.
- Milyoner olmak isterim.
Their losses reached one million yen.
- Zararları bir milyon yene ulaştı.
This river extends for hundreds of miles.
- Bu nehir yüzlerce mil uzanır.
I completely walked ten miles.
- Ben, tam olarak on mil yürüdüm.