The pyramids are tombs.
- Piramitler mezarlardır.
We visit the tombs of our ancestors on this day.
- Biz bu gün atalarımızın mezarlarını ziyaret ediyoruz.
Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours.
- Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.
After killing Tom, Mary buried him in a shallow grave.
- Tom'u öldürdükten sonra, Mary onu sığ bir mezara gömdü.
What is learned in the cradle is carried to the tomb.
- Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.
I wonder who's buried in that tomb.
- O mezarda kimin gömülü olduğunu merak ediyorum.