This did not satisfy Mary, and the relationship between them became more distant.
- Bu, Mary'yi tatmin etmedi, onlar arasındaki ilişki daha mesafeli oldu.
Tom is cold, distant and arrogant.
- Tom soğukkanlı, mesafeli ve kibirli.
A lightyear is the distance that light travels in one year.
- Işık yılı, ışığın bir yılda gittiği mesafedir.
Each house is within shouting distance of another.
- Her ev diğerine bağırma mesafesindedir.
He fired at point blank range.
- O, çok kısa mesafeden ateş etti.
Because the distance between the Sun and Mars varies, temperatures range from -125 degrees Celsius in the Martian winter to 22 degrees Celsius in the Martian summer.
- Güneş ve Mars arasındaki mesafe değiştiği için, sıcaklıklar Mars kışında -125 santigrat derece ile Mars yazında 22 santigrat derece arasında değişir.
Tom is cold, distant and arrogant.
- Tom soğukkanlı, mesafeli ve kibirli.
This did not satisfy Mary, and the relationship between them became more distant.
- Bu, Mary'yi tatmin etmedi, onlar arasındaki ilişki daha mesafeli oldu.
We've come a long way since then.
- O zamandan beri büyük mesafe kaydettik.
The station is a little way off.
- İstasyon az bir mesafede.
The effect of gravity extends from each object out into space in all directions, and for an infinite distance.
- Yer çekimi etkisi her nesneden uzaya doğru her yönde ve sonsuz bir mesafede uzanır.
The individual stars in a constellation may appear to be very close to each other, but in fact they can be separated by huge distances in space and have no real connection to each other at all.
- Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur.