The supermassive black hole at the centre of the galaxy remained a mystery for thousands of years...
- Galaksinin merkezindeki çok büyük kara delik binlerce yıl bir gizem olarak kaldı.
There's a lovely park in the centre of the town.
- Kent merkezinde güzel bir park var.
I didn't visit the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Tom was arrested and immediately taken to headquarters.
- Tom tutuklandı ve hemen merkeze götürüldü.
The station is in the center of the city.
- İstasyon, şehir merkezindedir.
The bus will take you to the center of the city.
- Otobüs seni şehir merkezine götürecek.
Zurich is considered to be a major financial hub.
- Zürih önemli bir finans merkezi olarak kabul edilir.
The US Department of Agriculture established seven new “regional climate hubs” to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate.
- ABD Tarım Bakanlığı çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin işletmelerini değişen iklime uyarlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni bölgesel iklim merkezi kurdu.
Every beloved object is the center point of a paradise.
- Her sevgili nesne, bir cennetin merkez noktasıdır.
Central nervous system consists of brain, cerebellum, medulla oblongata and spinal cord.
- Merkezî sinir sistemi beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten oluşur.
Would you please meet me at Yaesu central gate of Tokyo Station on Monday, May 10th at 3:00 p.m.?
- On Mayıs öğleden sonra üçte, pazartesi gün beni Tokyo İstasyonunun Yaesu merkez kapısında karşılar mısın?
The Chicago Cubs are a professional baseball team based in Chicago, Illinois.
- Chicago Cubs, Chicago, Illinois merkezli bir profesyonel beyzbol takımıdır.
Our company's base is in Tokyo.
- Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
Would you please meet me at Yaesu central gate of Tokyo Station on Monday, May 10th at 3:00 p.m.?
- On Mayıs öğleden sonra üçte, pazartesi gün beni Tokyo İstasyonunun Yaesu merkez kapısında karşılar mısın?
This road will lead you to the station and the city center.
- Bu yol seni istasyona ve şehir merkezine götürecek.
In our head office, we have two meeting rooms.
- Bizim merkez ofisimizde iki tane toplantı salonumuz var.
The firm has its head office in Osaka.
- Firmanın Osaka'da merkez ofisi var.
New York is the center of the stock exchange in America.
- New York Amerika'da borsanın merkezidir.