merak etmememe

listen to the pronunciation of merak etmememe
Türkisch - Englisch
incuriosity
The quality or state of lacking curiosity
Want of curiosity or interest; inattentiveness; indifference
{i} lack of curiosity; disinterest, lack of interest; apathy
merak et
{f} wonder

Could it be...? Dima wondered. Did I finally get the right Al-Sayib? - Olabilir miydi...? Dima merak etti. Sonunda doğru Al-Sayib aldım mı?

We all wondered why she had dumped such a nice man. - Hepimiz onun böyle iyi bir adamı niye terk ettiğini merak ettik.

merak et
{f} wondering

Tom can't help wondering whether he would have been better off if he had gone to college. - Tom üniversiteye gitseydi daha varlıklı olup olmayacağını merak etmekten kendini alamıyor.

I still can't help wondering why. - Sebebini merak etmemek hâlâ elimde değil.

merak et
wonder about

That's something people wonder about. - Bu, insanların hakkında merak ettiği bir şey.

merak etmememe
Favoriten