The sanctity of this space is absolute.
- Bu mekanın kutsallığı mutlaktır.
There are a lot of beautiful places in Japan.
- Japonya'da bir sürü güzel mekân var.
I stayed at his place yesterday.
- Dün onun mekanında kaldım.
Can you email me the location?
- Bana mekanı e-postayla gönderir misin?
I wasn't aware that the toilet and the bath are in the same room in the United States.
- ABD'de tuvalet ve banyonun aynı mekanda olduğunun farkında değildim.
Sami was in a good room.
- Sami iyi bir mekandaydı.
This bar is a popular student hangout.
- Bu bar popüler bir öğrenci mekanı.