Oğlum tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.
- My son has gone to America to study medicine.
O, üniversitede tıp eğitimi almaya karar verdi.
- He decided to major in medicine in college.
O, eczanede ilaç satıyor.
- She sells medicine in the pharmacy.
Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalıdır.
- These medicines should be taken three times a day.
Babam doktorluk uygulaması yapmaktadır.
- My father practices medicine.
O doktorluktan men edildi.
- He was banned from practising medicine.
Büyükanne, Çin ilaçlarının en iyi olduğuna inanıyor.
- Grandmother believes that Chinese medicines are the best.
Ecza dolabında büyük bir şişe aspirin var.
- There's a big bottle of aspirin in the medicine cabinet.
İlaca ihtiyacım var. Eczane nerede?
- I need medicine. Where is the pharmacy?
Bana ilaç gerek. Eczane nerede?
- I need medicine. Where is the pharmacy?
... Western medicine. ...
... It's not enough just to take the medicine or even to eat a ...