Otelde bir oda ayırtmak zorundayım.
- I have to book a hotel room.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Onları temiz tutmak şartıyla sana elimdeki kitapları ödünç vereceğim.
- I will lend you the books, which I have at my disposal, on condition that you keep them clean.
Keşke yeni basılmış kitapların bir listesini yapsan.
- I wish you would make a list of the newly published books.
Kitaplarının tam listesini istiyorum.
- I want a complete list of your books.
Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
Bu benim muhasebe defterim.
- This is my account book.
Tom defter tutma metodumuzu benimsedi.
- Tom adopted our method of bookkeeping.
Bu raflar birçok kitabı destekleyemez.
- These shelves cannot support so many books.