Belki iki saat boyunca ders çalıştım.
- I studied for perhaps two hours.
Yarın belki yağmur yağacak.
- It will rain perhaps tomorrow.
Ona kim söyledi? Sen değil, muhtemelen?
- Who told him? Not you, perhaps?
Muhtemelen oralarda ve belki de birçok yerde başka yaşamlar vardır.
- Other life probably exists out there and perhaps in many places.
Bir ihtimal bunu benim için çevirir misin?
- Could you perhaps translate that for me?
Mayhap we met at the store last week.