Türkisch - Englisch
Definition von mavi im Türkisch Englisch wörterbuch
- blue
Who's wearing the blue T-shirt?
-Mavi tişörtü kim giyer?
In 1853, the first blue jeans came out.
-İlk mavi kotlar1853'te piyasaya çıktı.
- (Bilgisayar) blues
These are the bluest blueberries I have ever seen. They're almost unnaturally blue.
-Bunlar şimdiye kadar gördüğüm en mavi yaban mersinidir. Onlar neredeyse doğal olmayan mavidir.
- dark blue
Tom wore a dark blue suit.
-Tom koyu mavi bir takım elbise giydi.
New York City policemen wear dark blue uniforms.
-New York City polisleri koyu mavi üniforma giyer.
- be blue
- in blue
- cyanic
- mavi artalan
- (Bilgisayar) blue background
- mavi balina
- (Hayvan Bilim, Zooloji) balaenoptera musculus
- mavi baskı
- (Askeri,Bilgisayar) blueprint
- mavi bayraklı
- (Turizm) blue flag
- mavi baştankara
- parus caeruleus
- mavi baştankara
- blue tit
- mavi baştankara
- (Hayvan Bilim, Zooloji) cyanistes caeruleus
- mavi buz
- (Meteoroloji) blue ice
- mavi eşlem
- (Sinema) lavender
- mavi geçişi
- (Bilgisayar) blue gradient
- mavi gözlü
- blue-eyed
- mavi halkalı ahtapot
- (Denizbilim) blue ringed octopus
- mavi hastalık
- (Tıp) blue baby
- mavi hastalık
- cyanosis
- mavi ispirto
- methylated spirit
- mavi kan
- (deyim) blue blood
- mavi kantaron
- (Botanik, Bitkibilim) knapweed
- mavi kantaron
- (Botanik, Bitkibilim) cornflower
- mavi kantaron
- (Botanik, Bitkibilim) centaurea cyanus
- mavi kurdele
- blue ribbon
- mavi kuzgun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) coracias
- mavi kuzgun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) european roller
- mavi kuzgun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) coracias garrulus
- mavi kuzgun
- (Hayvan Bilim, Zooloji) roller
- mavi kuş
- (Bilgisayar) bluebird
- mavi köpekbalığı
- (Hayvan Bilim, Zooloji) blue shark
- mavi nokta
- (Bilgisayar) blue dot
- mavi nokta
- (Bilgisayar) blueprint
- mavi olmak
- blue
- mavi renk
- (Madencilik) sapphire
- mavi renkli
- blue
- mavi renkli
- blue-colored
- mavi ve siyah
- (Bilgisayar) blue and black
- mavi yaka
- blue-collar
- mavi yakalı işçiler
- (Ticaret) blue-collar workers
- mavi zarf
- (Askeri) blue envelope
- mavi ışık
- (Askeri) flash-blue
- mavi baştankara
- (Kuşbilim) Blue tit, tomtit (Parus caeruleus)
- mavi ladin
- blue spruce
- mavi peri kuşu
- fairy blue bird
- mavi yemiş
- (Botanik, Bitkibilim) Blueberry
- mavi yolculuk
- blue cruise
- mavi akkor
- blue glow
- mavi anahtar ozalit şablonu
- (Askeri) blue key
- mavi avrupa
- (Politika, Siyaset) blue europe
- mavi balıkçıl
- little blue heron
- mavi balıkçıl
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: balıkçıllar,balıkçılgiller) little blue heron
- mavi baştankara
- tomtit
- mavi baştankara
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: baştankaragiller) blue tit
- mavi bebek bezi hastalığı
- (Tıp) blue diaper syndrome
- mavi bir şey arıyorum
- I'm looking for something in blue
- mavi boncuk blue bead
- (used to ward off the evil eye)
- mavi boncuk dağıtmak
- to tell each of one's girl friends (or beaux) that she/he is the apple of one's eye
- mavi boncuk hikâyesi
- a case of one person's stringing another person along
- mavi boncuk kimde
- (Konuşma Dili) And who's her latest flame?/And just who's he snowing now? (said of people who are inconstant in their affections)
- mavi carrara
- (Bilgisayar) blue carrara
- mavi damarlı peynir
- blue cheese
- mavi dil hastalığı
- (Veteriner) blue tongue
- mavi doku
- (Bilgisayar) blue texture
- mavi dünya
- (Arılık) globe thistle
- mavi enseli farekuşu
- (Tabiat Doğa) (kuş) blue-naped mousebird
- mavi gevreklik
- blue brittlcness
- mavi gevreklik
- blue brittleness
- mavi gibi olma
- bluishness
- mavi gök
- azure
- mavi gözlü kakadu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) cacatua ophthalmica
- mavi hastalık
- path. cyanosis
- mavi kanatlı kookaburra
- (Tabiat Doğa) (kuş) blue winged kookaburra
- mavi kanatlı ördek
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: ördekgiller) blue-winged teal
- mavi kantaron
- bluebottle
- mavi kantoron
- (Botanik, Bitkibilim) bluebottle
- mavi kazancı
- (Bilgisayar) blue gain
- mavi kazanımı
- blue gain
- mavi kereste lekesi
- blue stain
- mavi kurdele
- cordon blue
- mavi kurdele blue ribbon
- (first prize)
- mavi kutup
- blue pole
- mavi kuvvet komutanı
- (Askeri) blue commander
- mavi kuvvetler
- (Askeri) blue forces
- mavi kuyruklu bülbül
- (Hayvan Bilim, Zooloji) tarsiger cyanurus
- mavi kuyruklu bülbül
- (Hayvan Bilim, Zooloji) red-flanked bluetail
- mavi kuzgun
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: gökkuzgungiller) European roller
- mavi küf
- (Tarım) blue mold fungus
- mavi küf
- blue mold
- mavi küf hastalığı
- blue mold rot
- mavi küf tütün hastalığı
- blue mold
- mavi kütle
- blue mass
- mavi ladin
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: çamgiller,tennubiye) blue spruce
- mavi leke
- (Tıp) blue spot
- mavi mühürlü ilam
- (Askeri) blue seal letter
- mavi ot
- blue eyed grass
- mavi ozalit
- blue print
- mavi pazartesi bmp
- (Bilgisayar) blue monday bmp
- mavi perçinler
- (Bilgisayar) blue rivets
- mavi peygamberçiçeği
- (Botanik, Bitkibilim) bachelor's buton
- mavi peygamberçiçeği
- (Botanik, Bitkibilim) bluebottle
- mavi peygamberçiçeği
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: papatyagiller,bileşikgiller,mürekkebe) [syn.: belemir, mavi peygamberçiçeği, mavi kantaron] cornflower, knapweed, bluebottle, bachelor's button
- mavi renk körlüğü
- (Tıp) acynoblepsia
- mavi renkle döşenmiş
- upholstered in blue
- mavi savunma
- (Spor) blue defence
- mavi skala
- blue scale
- mavi tavlama
- blue annealing
- mavi tavlamak
- to blue anneal
- mavi tropikal çiçek
- jacaranda
- mavi turnosol kağıdı
- blue litmus paper
- mavi tuğla
- (İnşaat) blue brick
- mavi veya yeşil renkli
- (Biyoloji) cyanobacteria
- mavi vitriol
- bluejack
- mavi yakalılar
- blue collars
- mavi yanaklı arı kuşu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) merops persicius
- mavi yapmak
- blue
- mavi yengeç
- (Tabiat Doğa) (kabuklu hayvan, Fam: Portunidae) blue crab
- mavi yiyecek küfü
- blue mould
- mavi çamur
- blue mud
- mavi çürük
- (Çevre) blue stain
- mavi ışıma
- (Tıp) blue glow
- mavi şeritli program
- (Bilgisayar,Teknik) blue ribbon program
- mavi-x
- (Kimya) blue-x
- mavi-yeşil su yosunu
- (Botanik, Bitkibilim) nostoc
- mas mavi
- master blue
- mat mavi
- glaucous
- hızlı mavi
- (Bilgisayar) fast blue
- koyu mavi
- navy blue
- koyu mavi
- paris blue
- koyu mavi
- ultramarine blue
- koyu mavi
- cyano
- koyu mavi
- ultramarine
- koyu mavi
- dark blue
- kutsal mavi
- (Hayvan Bilim, Zooloji) holly blue
- maviler
- (Bilgisayar) blues
- soluk mavi
- pale blue
- yeşil-mavi
- green-blue
- alçak boylu mavi yemiş
- (Botanik, Bitkibilim) Lowbush blueberry (Vaccinium angustifoli)
- açık mavi
- Light blue
- parlak, mavi renkli gündüz kelebeği
- bright, blue day butterfly
- tavşan-gözü mavi yemişi
- (Botanik, Bitkibilim) Rabbiteye blueberry (Vaccinium ashei Reade)
- yeşil ile mavi arası renk
- between green and blue colors
- yüksek boylu mavi yemiş
- (Botanik, Bitkibilim) Highbush blueberry
- donuk mavi
- (Bilgisayar) medium blue
- iskorpit mavi ağız
- (Gıda) blue mouth
- kilit mavi
- (Bilgisayar) lock blue
- çividi mavi
- 1. indigo blue, indigo. 2. indigo-blue, indigo, indigo-colored
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von mavi im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Yeşil ile menekşe rengi arasında bir renk
- Bu renkte olan
- Yeşil ile menekşe rengi arasında bir renk; bulutsuz gökyüzünün rengi
- mai
- kök
- mavi kantaron
- (Botanik, Bitkibilim) Orta Anadolu'da tarlalarda yetişen, çiçekleri mavimsi renkte bir yıllık bir bitki, peygamber çiçeği, acımık, belemir (Cephalaria syriaca)
- mavi boncuk
- Nazar değmesin veya göze gelmesin inancıyla takılan boncuk
- mavi boncuk
- Mavi renkli boncuk
- mavi sakal
- Evlendiği karılarını öldürmesiyle tanınmış bir masal kahramanı
- mavi çam
- Himalaya çamı da denilen bir çam türü
- açık mavi
- Mavinin bir ton açığı
- havai mavi
- Bu renkte olan
- havai mavi
- Göğün rengi, açık mavi
- koyu mavi
- Mavinin bir ton koyusu