Büyümek istiyorsan, çok süt içmek zorundasın.
- If you want to grow up, you have to drink a lot of milk.
Tom iki dilli büyümek için şanslıydı.
- Tom was lucky to grow up bilingual.
Japonya'da nerede büyüdünüz?
- Where in Japan did you grow up?
Büyüyünceye kadar sigara içmemelisin.
- You must not smoke till you grow up.