material remaining after something is burned; cinders, embers

listen to the pronunciation of material remaining after something is burned; cinders, embers
Englisch - Türkisch

Definition von material remaining after something is burned; cinders, embers im Englisch Türkisch wörterbuch

ash
dişbudak ağacı
ash
kül

Kendimi berbat hissediyorum, ama ben sadece kül tablanı kırdım. - I feel terrible, but I've just broken your ashtray.

Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı. - The wood was kindled, the flames arose, and a mouldering heap of ashes was soon all that remained of Mrs Askew and her fellow martyrs.

ash
ash hole kül yeri
ash
kül (volkanik)
ash
Fraxinus mountain ash yabani üvez ağacı
ash
dibudak ağacı veya kerestesi
ash
alıç
ash
Sorbus ancuparia
ash
(volkanik) kül
ash
külhan
ash
ashpit kül veya çöp çukuru
ash
ash can kaloriferden alınan küllerin konulduğu varil
ash
{i} (Botanik) dişbudak ağacı, dişbudak
ash
{i} dişbudak kerestesi, dişbudak
ash
dişbudak/kül
ash
küllük

Tom Mary'nin önüne bir küllük koydu. - Tom put the ashtray in front of Mary.

Lütfen bana bir küllük verin. - Please give me an ashtray.

Englisch - Englisch
{i} ash
material remaining after something is burned; cinders, embers
Favoriten