2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
- In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
Kötü hasat büyük gıda sıkıntısına neden oldu.
- The bad harvest caused massive food shortages.
Bu çok büyük bir girişim.
- It's a massive undertaking.
Masif yıldızlar son derece sıcaktır.
- Massive stars are extremely hot.
Richter ölçeğine göre 8.9 şiddetinde bir deprem, Japonya'yı vurdu ve ağır bir tsunamiye sebep oldu.
- An earthquake, 8.9 on the Richter scale, hits Japan and causes a massive tsunami.
Did you see Colbert last night? He was massive!.
A massive comet or asteroid appears to have ended the era of the dinosaurs.
Some bosons are massive while others are massless.