many things, much

listen to the pronunciation of many things, much
Englisch - Türkisch

Definition von many things, much im Englisch Türkisch wörterbuch

a lot
çok fazla

Gezi çok fazla para gerektirir. - The trip calls for a lot of money.

Geçen yıl yaklaşık bu zaman çok fazla kar vardı. - We had a lot of snow about this time last year.

a lot
birçok

Birçok müşteri danışma için avukata gelirler. - A lot of clients come to the lawyer for advice.

Yolda birçok hayvan gördü. - He saw a lot of animals on the road.

a lot
buram buram
a lot
fena
a lot
hayli

Bilgisayarda bir hayli deneyimin var, değil mi? - You have a lot of experience in computers, don't you?

Bir hayli mücevher satın aldın. - You bought a lot of jewels.

a lot
fena halde
a lot
şiddetle
a lot
bir yığın
a lot
çok

Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir. - Japan consumes a lot of paper.

O okulunu çok seviyor. - She likes her school a lot.

a lot
çok: They like her a lot. Ondan çok hoşlanıyorlar. She´s a lot better. O çok daha iyi
Englisch - Englisch
a lot

A lot depends on whether your parents agree.

many things, much
Favoriten