Yüzmeye gidebilir miyim, anne?
- Mama, is it okay if I go swimming?
Anne felçli bir yüze sahipti.
- Mama had a crippled face.
Çocuklar Tom'a anasının kuzusu dediler.
- The children called Tom a mama's boy.
Tom eskiden bir ana kuzusuydu.
- Tom used to be a mama's boy.
Balina, denizde yaşayan çok büyük bir memelidir.
- The whale is a very large mammal who lives in the sea.
Bir yunus bir memeli türüdür.
- A dolphin is a kind of mammal.
Senin annen o kadar şişmanki, Londra Köprüsü'nü çökertiyordu.
- Your mamma's so fat, she'd break London Bridge.
He's such a mama's boy that he can't even ask a girl out for a date without his mother's approval.
She's not his girlfriend now, but she's one of his baby mamas.
Woah, that chick in the bikini is a real momma!.
I need to talk to momma, before I buy the car.
In Japan, radioactive cesium was detected in baby formula.
- Japonya'da bebek mamasında radyoaktif sezyum saptandı.
My vet won't feed his dog commercial dog food.
- Benim veteriner köpeğini ticari köpek maması ile beslemeyecek.
What kind of food should I be feeding my dog?
- Köpeğimi ne tür mamayla beslemeliyim?
Tom asked Mary where she wanted him to put the bag of dog food.
- Tom Mary'ye onun köpek mamasını nereye koymasını istediğini sordu.
Tom says that he's never tried eating dog food.
- Tom köpek maması yemeği asla denemediğini söylüyor.
... I can't I can't even and and there's mama ...
... NO NO. COME SIT WITH MAMA, OKAY? ...