Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

make someone do something

listen to the pronunciation of make someone do something
Englisch - Türkisch
Birisi bir şeyler yapmak
command
emretmek
command
{f} buyurmak
command
{i} buyruk
command
kumandanlık etmek
command
-e bakmak
command
kumandanlık
command
(Ticaret) to make an order
command
hükümranlık
command
komuta

Komutan adamlarını silah atışına maruz bıraktı. - The commander exposed his men to gunfire.

Komutan müzakere etmeyi reddetti. - The commander refused to negotiate.

command
hak etmek
command
(fiil) emir vermek, emretmek; hükmetmek, hakim olmak, komuta etmek, yönetmek, kontrol etmek, hüküm sürmek; buyurmak; tepeden görmek; telkin etmek
command
(Askeri) KOMUTANLIK: Bir şahsın komutası altında bulunan bir birlik veya birlikler
command
a good command of rahat konuşabilme
command
at command emir üzerinde
command
{i} komutanlık, kumandanlık: Air Defense
command
bir subayın kumanda ettiği askerler
command
{i} hakimiyet

Benim sekreterim iyi bir İngilizce hakimiyetine sahiptir. - My secretary has a good command of English.

O, iyi bir Fransızca hakimiyetine sahip. - She has a good command of French.

command
{i} genel kurmay
command
{i} egemenlik, buyruk, hükümranlık
command
(isim) emir; buyruk, komuta, yetki, kumanda, genel kurmay; hakimiyet; kuvvet, güç
Englisch - Englisch
compel
require
command
make someone do something

    Silbentrennung

    make some·one do some·thing

    Türkische aussprache

    meyk sʌmwʌn du sʌmthîng

    Aussprache

    /ˈmāk ˈsəmˌwən ˈdo͞o ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ˈmeɪk ˈsʌmˌwʌn ˈduː ˈsʌmθɪŋ/
Favoriten